7 Mart 2025 19:30

Metal işçisi kadınlardan 8 Mart eylemi: "Emeğimize ve haklarımıza sahip çıkıyoruz"

Birleşik Metal-İş Kadın Komisyonunun çağrısıyla 8 Mart öncesi Gebze'de "Emeğimize ve haklarımıza sahip çıkıyoruz" diyerek bir araya gelen metal işçisi kadınlar taleplerini haykırdı.

Gebze – Gebze’de metal işçisi kadınlar Birleşik Metal-İş Kadın Komisyonunun çağrısıyla 8 Mart öncesi bir araya gelerek taleplerini haykırdı. 

Gebze Kent Meydanı’na yürüten kadınlar, "Yaşasın 8 Mart, yaşasın kadın dayanışması", "6284 uygulansın, ILO 190 onaylansın", "İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz" ve "Kadın yaşam özgürlük" sloganları attı.

Metal işçisi kadınlar, Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) ve Temel Conta işçilerinin grevine dair de sloganlar attı, dayanışma mesajları paylaştı. 

"Cinsiyetçi politikalar sunuluyor" 

Gebze 1 No'lu Şubeden Kader İkiz ve Gebze 2 No'lu Şubeden Ayten Akbal'ın okuduğu basın açık açıklamasında kadınların örgütlü mücadelesine vurgu yapıldı. "Kadınlar örgütlü mücadelesi ve dayanışmasıyla, tarih boyunca seçme-seçilme hakkından kürtaj hakkına, çalışma hakkından medeni hukuka kadar kamusal ve özel alana yönelik nice kazanımlar elde etti" denilen açıklamada, "Eşit ve özgür bir dünya kuruluncaya kadar da mücadelemiz devam edecek. 

Fotoğraf: Hasret Gültekin Kozan/Evrensel 

2025 yılı ile birlikte, demokratik hakkımız olan düşünce ve ifade özgürlüğüne, laikliğe, grev hakkına, kadınların kazanılmış haklarına yönelik saldırıların arttığı ve daha da artacağı, ekonomik krizin daha da derinleşeceği, muhalif kesimlere yönelik baskıların şiddetleneceği yeni bir yıla başladık. Hükümet evlilik destekleri, 'Doğurun' çağrıları, boşanma engelleri eşliğinde bu yılı 'Aile Yılı' olarak ilan etti. Biz aile içinde eşitlik fikrini geliştirecek, şiddet ve tacizi ortadan kaldıracak, kadınların bakım yükünü omuzlarından alacak politikaların hayata geçirilmesini; kamusal kreşlerin, yaşlı bakım merkezlerinin açılmasını beklerken, biz kadınlara esnek, güvencesiz çalışmayı ve yoksulluğu dayatan, bakım yükünü omuzlarımıza yıkan cinsiyetçi politikalar sunuluyor" denildi. 

"Mücadele etmekte kararlıyız" 

"Tek adam rejimi kadınları, erkeklerle eşit haklara sahip yurttaşlar olarak görmüyor" denilen açıklamada, "2011 yılında Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı'nı kapatan, kadın kelimesini bakanlığın isminden çıkararak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nı kuran AKP, bizleri muhafazakâr politikalarının içinde tutmak istiyor; emeğimizi ev içinde ücretsiz, işgücü piyasalarında ucuz işçi olarak görüyor. Kadınlar, yaşamın her alanında yok sayılmaya ve ikincil olan konumlarına isyan ediyor. Biz, ataerkil kapitalist düzene ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı tepkimizi her yerde yükseltiyoruz. İşyerlerinde ücret eşitsizliğine, cinsiyetçi işbölümüne, cinsiyetçi dile, sadece kadın olduğumuz için işe alım süreçlerinden başlayan ayrımcılıklara, emeğimizin görünmez ve değersiz kılınmasına, emeğimiz ve bedenimiz üzerindeki tahakküme, erkek şiddeti ve tacizine karşı mücadele etmekte kararlıyız" ifadeleri kullanıldı. 

“Güvenceli ve sendikalı çalışma yaygınlaştırılmalıdır”

"Kadın istihdamının önündeki en büyük engelin, çocuk ve yaşlı bakımına yönelik sosyal politikaların eksikliği olduğu biliniyor" denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi; "Kreş fiyatlarındaki yüksek artış, kreşlerin sayısının yetersizliği kadınları istihdamdan çıkarıyor. Hükümet, yaygın ücretsiz kreş ve yaşlı bakımı hizmeti sunmak yerine, patronlarla kafa kafaya verip kadınların daha esnek, güvencesiz çalıştırılmasına yönelik hukuki düzenlemeleri Orta Vadeli Programına koymuş durumda. Böylece tüm bakım yükünün ve ev işlerinin yine kadınların omuzlarına bırakılması planlanıyor. Bu asla kabul edilemez. Hatırlatıyoruz, bakım hizmetlerini omuzumuza yıkıp, hayatlarımızı eve sığdıramazsınız! Bakım işini sadece kadınların görevi olarak görmekten vazgeçin! Erkekler, ev içi iş yükünü, sorumluluğu eşit olarak yüklenmelidir. Ayrıca devlet ve işverenlerden ücretsiz, nitelikli kreş ve yaşlı bakım evlerini bir kamusal hizmet olarak almak en temel hakkımızdır. Kadınlar için esnek ve güvencesiz işler değil; düzenli, güvenceli ve sendikalı çalışma yaygınlaştırılmalıdır" denildi. 

Fotoğraf: Hasret Gültekin Kozan/Evrensel 

“Eşit ve özgür bir dünyayı mutlaka kuracağız”

Taleplerini de sıralayan metal işçisi kadınlar, "Biz metal işçisi kadınlar, sendikalarda, iş yerlerinde yaşamın tüm alanlarında kadınları yok sayarak eşit, özgür ve demokratik toplum inşa edilemeyeceğinin altını çiziyoruz. Kadın mücadelesinin dönüştürücü gücüne olan inancımızla, ataerkiye ve sömürü düzenine karşı isyanımızla bu 8 Mart'ta da meydanları dolduracağız, eşit ve özgür bir dünyayı mutlaka kuracağız" dedi. 

Metal işçisi kadınların talepleri şu şekilde: 

  • Kadının üzerinden bakım yükünü alacak sosyal politikalar hayata geçirilmeli, ücretsiz kreş ve yaşlı bakımevleri yaygınlaştırılmalıdır. Her mahalleye, sanayi bölgesine ücretsiz, nitelikli kreşler açılmalıdır. 
  • Çalışma yaşamında kadın-erkek tüm işçiler, sayı sınırı olmadan, kreş hizmetlerinden faydalanmalıdır. Ebeveyn izinleri uygulanmalıdır. 
  • Kadına yönelik her türlü ayrımcılık sonlandırılmalı, eşitlik politikaları hayata geçirilmelidir. İstihdamda eşitlik sağlanmalı, cinsiyetçi işbölümü sonlandırılmalıdır.
  • Cinsiyete dayalı ücret farklarının ortadan kaldırılması, ücret eşitliğinin sağlanması için ücret şeffaflığı önlemleri de dahil olmak üzere gerekli tüm adımlar atılmalıdır. 

"Sendikalaşmanın önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır"

  • Kadınlar için güvencesiz, evden çalışma gibi esnek çalışma biçimleri değil; güvenceli, düzenli ve sendikalı çalışma hayata geçirilmelidir. 
  • ILO'nun 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi onaylanmalı, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Yasa etkin şekilde uygulanmalıdır.
  • İş yerlerinde kadına yönelik erkek şiddeti ve tacizine karşı önleyici politikalar ve prosedürler oluşturulmalı; bu konuda farkındalık çalışmaları, eğitimler yapılmalıdır.
  • Sendikalaşmanın önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.
  • Toplumsal cinsiyete duyarlı işçi sağlığı ve iş güvenliği politikaları hayata geçirilmelidir.  
  • Medeni Kanun'dan doğan haklarımıza, nafaka hakkımıza yönelik saldırılar son bulmalıdır. Boşanmalar değil, şiddet ve taciz engellenmelidir.
  • Devlet, demokratik kurum ve kuruluşlar, emek ve meslek örgütleri, sendikalar toplumsal cinsiyet eşitliğini benimsemeli ve kadınları güçlendirecek çalışmalar için yeterli bütçe ayırmalıdır.

(Evrensel)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Sermaye için iş birlikçi pazarlık

Sermaye için iş birlikçi pazarlık

Ekonomide sıkışan Erdoğan yönetimi; ABD Trump yönetimi ile Ukrayna konusundaki çelişkiyi fırsata çevirmek için Avrupa Birliği ile pazarlıkta. Hedefte Erdoğan iktidarının arkasındaki sermaye güçlerinin, yerli ve yabancı tekellerin iştahını kabartan AB’nin 800 milyar avroluk silahlanma pastası var. “Antiemperyalizm” diye pazarlanan bu adımlar emperyalistlere bağımlılığı daha da artıracak, fatura emekçilere çıkacak.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
İktidar yoksullaştırdığı halkın imdadına yetişen kent lokantalarından rahatsız. Kent lokantasını öven Vedat Milor’a soruşturma açıldı.

Evrensel'i Takip Et